Güncel
Kılıçdaroğlu’nun akıl hocasını açıklıyorum!
Bir de “Adnan Menderes’in avukatı” yakıştırması var ki, merhum Aydın Menderes deşifre edinceye kadar yıllarca bu payeyle dolaştı, alkışları topladı... “Hayır, Menderes’in avukatı değildim” demedi. “Düzeltme” yahut “tavzih” yoluna da gitmedi. Bunun siyasi getirisinden yararlanmaya çalıştı. Menderes’in avukatı olmadığı gibi, Menderes’çi de değildi.
Ahmet Kekeç - STAR
Kemal KılıçdaroÄŸlu, Enis BerberoÄŸlu kararı çıkmadan önce, onu NiÅŸantaşı’ndaki evinde ziyaret etmiÅŸ.
Bir süre baş başa görüşmüşler.
Ne kadar süre?
Bilmiyoruz ama Kemal Bey’in “destek” sözüyle NiÅŸantaşı’ndan ayrıldığını çok iyi biliyoruz.
Kimden söz ediyorum?
Bize onu yıllarca “Yassıada duruÅŸmalarının deliÅŸmen ve erkek sesi” olarak yutturdular.
Hırçın, cerbezeli ve cesur bir avukatmış...
Nasıl bir avukat olduğunu bilmiyorum. Tecrübe etmedim.
Müvekkillerine tercüman olmaya çalışmış, Yassıada Mahkemeleri’nin meÅŸru olmadığını demeye getiren laflar etmiÅŸ ama öyle aman aman bir savunma da yapmamış... “DeliÅŸmen ve erkek ses” hiç deÄŸilmiÅŸ.
Bunu mahkeme tutanaklarından anlıyoruz.
Hüsamettin Cindoruk’tan söz ediyorum.
Bir de “Adnan Menderes’in avukatı” yakıştırması var ki, merhum Aydın Menderes deÅŸifre edinceye kadar yıllarca bu payeyle dolaÅŸtı, alkışları topladı... “Hayır, Menderes’in avukatı deÄŸildim” demedi. “Düzeltme” yahut “tavzih” yoluna da gitmedi. Bunun siyasi getirisinden yararlanmaya çalıştı.
Menderes’in avukatı olmadığı gibi, Menderes’çi de deÄŸildi.
Demokrat ve liberal hiç değildi.
Bilakis, Demokrat Parti’ye karşı kurulmuÅŸ “Hürriyet Partisi”nin bir müntesibiydi ve tipik bir Menderes düşmanıydı.
BaÄŸrından CoÅŸkun Kırca gibi “üstün demokrat deÄŸerler” çıkarmış Hürriyet Partisi, Menderes’i yeterince liberal olmamakla suçluyordu. Aldığı ilk seçim yenilgisi üzerine, kendini feshedip CHP’ye katıldı. Yani, “çok liberalizm” beklenirken, “sıfır liberalizme” ve “devletçiliÄŸe” fit oldu.
Militarizme karşı olduÄŸunu söyleyen ve “demokrasi” diye inleyen Hüsamettin Bey’i 12 Mart’ta göremedik.
12 Eylül’de de yoktu.
Hırçın ve cerbezeli “savunmacı” kiÅŸiliÄŸiyle ortalara dökülüp, Evren’in burnundan getirebilirdi. SuskunluÄŸu tercih etti. (Rahmetli Turgut Özal’a yapmadığını bırakmamıştı oysa... Çok günahını almıştı merhumun.)
Ne zaman ki darbenin etkisi geçti, siyasal yaşama dönüldü, birden ortaya çıktı.
Bu kez “emanetçi”ydi.
Zaten “Biz emanetçiyiz” diye açık açık söylüyordu. Taşıdığı emaneti, ortalık durulduktan, yani ülke “siyaset yasağı” ayıbından kurtulduktan sonra sahibine (Süleyman Demirel’e) iade edecekti. Ve etti.
Sonra ne olduysa oldu, bize ustaca “demokratmış gibi” yapan Hüsamettin Bey, “demokrat” ve “hukukçu” kimliÄŸinden sıyrılıp, bir baÅŸka sıkıdüzenin kuyruÄŸuna takıldı. 28 Åžubat’çı oldu.
Önce, baba ocağı DYP’den çaldığı milletvekilleriyle ÅŸemsiye DTP’yi kurdu (Bir “emanetçi dükkânı”, bir “geçiÅŸ partisi” deÄŸil, kendisini Çiller karşıtlığıyla ifade eden kaçkınların kümelendiÄŸi uÄŸrak partisiydi DTP), sonra tipik bir “ara-rejim hükümeti” olan Anasol-D’nin BaÅŸbakan Yardımcılığı’na tamah etti.
Parlamento üzerindeki asker vesayeti, “Çiller ve Erbakan tehlikesi”nden daha az tehlikeydi Hüsamettin Bey’e göre. Kuvvetler ayrılığı ilkesini tepetaklak eden, hukuku rafa kaldıran, “laikler ve karşıtları” diskurunu siyaset yordamına dönüştüren süreçten hiç rahatsız deÄŸildi.
Bekledik ki, parlamentoyu teslim alan, “icra”yı çalışamaz hale getiren olaÄŸanüstü militer süreci ve geleneksel güç odaklarını refüze etsin.
O çıktı, parlamentonun Refah Partisi’nin vesayeti altında olduÄŸunu söyledi ve bir anlamda 28 Åžubat’çıların iÅŸini kolaylaÅŸtırdı. Siyasal krizden çıkış yolu olarak da, 27 Mayıs’ın seçkinler ve imtiyazlılar kastı olan “Senato” uygulamasını önerdi.
En önemli “demokrasi” baÅŸarısı ÅŸudur:
Bir dönem DP’de genel baÅŸkanlık da yapmış bulunan Süleyman Soylu’yu partiden ihraç ettirmek için her melaneti sergilemiÅŸ, kendisi o makama kurulunca, “Yerel seçimde oyumu CHP’nin Ä°stanbul BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı adayı KılıçdaroÄŸlu’na verdim” diyerek, önceki baÅŸarılarının üzerine tüy dikmiÅŸtir. Ä°hracı gerektiren en ağır suçu iÅŸlediÄŸi halde, Demirel’in inayetiyle o makamda mahfuz tutulmuÅŸtur.
HDP’li ve FETÖ’cü tutukluları kurtarmak için yollara revan olan KılıçdaroÄŸlu bu adamdan akıl alıyor iÅŸte!
Kayıtlara geçsin!
Henüz yorum yapılmamış.